La Libertad Avanza’nın ulusal milletvekili ve başkan adayı, Javier MileiArjantin’in durumu toparlaması gerektiğini düşündü Falkland adaları olmalı “İngiltere ile anlaşma var” ve bu anlayışa ulaşmak için Büyük Britanya’nın 1833’ten bu yana gasp ettiği takımadalarda “yaşayan insanların konumu” göz ardı edilemez.
“Malvinas Adaları Arjantin’indir. Egemenlikten vazgeçilmez. Kaybettiğimiz bir savaş olduğu doğru. Şimdi biz adaların Arjantin’e dönmesi ve Çin’in Hong Kong ile yaptığı gibi İngiltere ile anlaşmaya varılması için bir çözüm öneriyoruz. “Milei Radio Continental’e yaptığı açıklamada şunları söyledi.
“Adaların Arjantin’e dönmesi ve Çin’in Hong Kong ile yaptığı gibi İngiltere ile anlaşmaya varması için çözüm öneriyoruz”Javier Milei
Bu anlamda şunu ifade etti. “Malvinas Adaları’nın yeniden Arjantin’e dönüşmesi için İngiltere ile bir anlaşma yapılması gerekiyor ancak adalarda yaşayan halkın durumu göz ardı edilemez”.
Bu hafta, Milei’nin ekonomisti ve uluslararası konulardaki danışmanı, Diana Mondino, İngiliz The Telegraph gazetesine verdiği röportajda Malvinas sakinlerinin “kendi kaderlerine karar verebilmeleri” gerektiğini belirtmişti.
Mondino, “Uzun yıllar geçebilir, ancak hiçbir karar başkalarına empoze edilemez. Arjantinlilere veya herhangi birine. Kararlar artık empoze edilemez, bunun sona ermesi gerekiyor.”
“Yıllar geçebilir ama hiçbir karar başkalarına empoze edilemez. Ne Arjantinlilere ne de kimseye. Kararlar artık empoze edilemez, bu sona ermeli”Javier Milei
Eski savaşçıların yanıtı: “Malvinalar Arjantinlidir”
Arjantin Cumhuriyeti Malvinas Savaşçıları Konfederasyonu diye sordu “Dikkatli olun çünkü zamanında geldik” ve “teslimat girişimleri” Güney Atlantik Adaları’nın İngiliz çıkarlarına devredildiğini hatırlatarak, bu bölgelerin “İngilizler tarafından işgal edilmiş olsa bile” ülkenin bir parçası olduğunu hatırlattı.
Konfederasyon, yaptığı açıklamada, “Malvinas Adaları’nın İngiliz işgali altında olmasına rağmen Arjantin’e ait olduğunu” hatırlatarak, “22 vilayeti temsilen bir kez daha toplumumuzu duyarlı olmaya davet ediyoruz, çünkü zamanında geldik. “
Metinde, “Halkımız için bu çalkantılı günlerde, Margaret Thatcher’a (1982 savaşı sırasında eski İngiltere Başbakanı) hayranlığını gizlemeyen bir siyasi kesim, adalıların haklarına saygı gösterilmesinden söz ediyor.” İngiliz hükümetinin istekleri doğrultusunda Malvinas topraklarımıza”.
“Bugün alarmlar bu yüzden çalıyor, bu yüzden bugün savunmamız her zamankinden daha yüksek. Bunun geçici bir şey olduğunu düşünenler yanılıyor, bu İngiliz çıkarlarına suç ortaklığıyla uygulamaya programlandı, teslimatı yapılacak” eski savaşçılar harekete geçirilecek” diye kınadı.
Ve şunu eklediler: “Arjantin siyasetinin her alanına saygı duyuyoruz, ancak Malvinas hakkında konuşurken bunun bir devlet meselesi olduğunu açıkça belirtmeliyiz ve bunu devretme girişiminde bulunulduğunda gözümüzü başka yöne çevirmeyeceğiz, biz buna izin vermeyeceğiz.”
“Bugün Malvinas’ın çocukları olan, hâlâ mücadele eden bizler, yoldaşlarımızın kanıyla sulananlardan vazgeçmeyeceğiz. Onun için halkımızın birileri tarafından kandırılmasına karşı sesimizi yükseltiyoruz. Onların tarihi, şehitlerimiz, geri dönenlerimiz ve halk umurlarında değil, çünkü Malvinas halkın davasıdır” diye vurguladılar.
Bu anlamda şunları ifade ettiler: “Bugüne kadar sadece geçen günlerimize baktık, aziz vatanımızın iyiliği için farklı öneriler dinledik. Satır aralarında mesaj indiren, organize eden bir alanın olduğu da doğrudur. Toplumda daha fazla kafa karışıklığı yaratan geçmiş tarihin doğrulanması eylemleri” dediler.
Açıklama Başkan Ramón Robles’in imzasını taşıyor; ve Sekreter Jorge Gaitán ve böylece Pazartesi günü LLA’nın Malvinas Adaları sakinlerinin “kendi kaderini tayin etme” konusundaki tutumunun “ulusal egemenliği tehdit ettiği” ve “Arjantin anayasasının tamamen göz ardı edildiği” anlamına geldiği konusunda uyarıda bulunan ulusal hükümet yetkililerinin açıklamalarına katılıyorlar Rejim”.
Hükümetin yanıtı
Bu açıklamalar ulusal hükümet ve Dışişleri Bakanlığı’nın Malvinas Adaları ile İlgili İşler Bakanı Guillermo Carmona tarafından reddedildi. bu açıklamaları “Anayasa’yı ve uluslararası hukuku ihlal eden” “kötü niyetlilikten arındırıcı” fikirler olarak değerlendirdi.
İngiltere ve Malvinas sakinleriyle “anlaşma” konumuyla ilgili olarak Milei, “gerçekliğin varlığını inkar edemeyeceğiniz” konusunda ısrar etti ve kendi alanlarından “savaş benzeri bir çözüm” istemediklerini ileri sürdü.
Öte yandan aday, milletvekillerinde ulusal bütçeye ilişkin muamelenin ertelenmesi talebiyle başkan yardımcısı adayı Victoria Villarruel ile imzaladığı notaya da atıfta bulundu.
“Hükümetin seçimleri kaybedeceği açık. Bütçe uygulamasının ertelenmesini istiyoruz, bu hükümet 10 Aralık’ta ayrılıyor, bu hükümetin bir sonraki hükümetin maliye politikasını kararlı bırakması olamaz.” dedi aday.
Öte yandan Milei, eski başkan Mauricio Macri’nin özgürlükçüyü “bu kadar şiddete başvurduğunda” eleştiren açıklamalarına da değindi.
“Mauricio Macri şu anda kampanya yürütüyor ve zorlamayan bir adayı olduğunu ve kurduğu gücü kırılmanın eşiğine getirdiğini görüyor. Yanlış bir pozisyon alıyor, söylediği hiçbir şey bunu kanıtlayamaz. “, belirtti.
Son olarak özgürlükçü, Değişim İçin Birlikte’nin (JxC) “Peronistlerden on bin kat daha kötü şeyler yaptığını” belirtti ve eğer başkan seçilirse “dolarize edip Merkez Bankası’na son vermenin” bir yolu olduğunu ileri sürdü.